Antibiyotik direncine karşı alınabilecek önlemler
Pamukkale Üniversitesi Hastanesi (PAÜ) Enfeksiyon Hastalıkları ve Hastalıkları Bölümü, dünyada antibiyotik dirençli antibiyotikler konusunda farkındalık yaratmak amacıyla 18-25 Kasım tarihleri arasında kutlanan “Dünya Antibiyotik Farkındalık Haftası” vesilesiyle. Miktar. İLK ADI. Dr. Öğr. Üyesi Seçil Deniz konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bakteriyel enfeksiyonlar nedeniyle her yıl 5 milyon kişinin hayatını kaybettiğini, 2050 yılına kadar dünya genelinde her yıl tahmini 10 milyon kişinin hayatını kaybedeceğini anlatan Dr. Seçil Deniz, şöyle konuştu: “Standart önlemler de dahil olmak üzere gerekli tüm enfeksiyon kontrol önlemlerinin uygulanmasının sağlanması. Sağlıkta sağlık ve el hijyeni gibi aşıyla önlenebilir hastalıklara yönelik etkin aşılama programlarının uygulanması, hijyen, sanitasyon ve hijyenin iyileştirilmesi, diğer sektörlerdeki gıda güvenliği uygulamaları da dirençle mücadelede önemli.”
Antimikrobiyallerin uygunsuz ve aşırı kullanımının önlenmesinde önemli bir faktör olan “akılcı antimikrobiyal kullanımı”nın sağlanması için kanıta dayalı tanı yöntemleri kullanılarak enfeksiyonların doğru şekilde teşhis edilmesi gerekmektedir. Etkenin mikrobiyolojik testlerle kısa sürede belirlenmesi ve antimikrobiyal duyarlılık testlerinin çalışılması doğru antibiyotiğin seçilmesindeki en önemli faktörlerdir” dedi.
“Antibiyotikler artık küresel bir kamu malı olarak görülmelidir.”
Antimikrobiyallerin akılcı kullanımı konusunda farkındalığın artırılması gerektiğini savunan Dr. Seçil Deniz, şunları söyledi: “Antibiyotikler ancak doktorun önerdiği durumlarda, uygun miktar ve sürede, eczacının danışmanlığında kullanılmalıdır. Antibiyotikler doktor reçetesi dışında tek başına veya arkadaş tavsiyesi üzerine kullanılmamalıdır. Özellikle grip, soğuk algınlığı gibi virüslerin neden olduğu solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde antibiyotiklerin yerinin olmadığı unutulmamalıdır. Doktorlar, antimikrobiyalleri reçete ederken akılcı antibiyotik kullanımını benimsemeli, güncel klinik kılavuzları takip etmeli ve hastaları doğru antibiyotik kullanmaya teşvik etmede öncü olmalıdır.
Ellerinizi sık sık yıkamak, tüketilen besinlerin hijyenine dikkat etmek, hasta kişilerle temastan kaçınmak ve tavsiye edildiği şekilde aşı yaptırmak antibiyotik direnci sorununu önlemek için alınabilecek bireysel önlemlerden bazılarıdır. Öte yandan tarımsal üretimdeki ilerlemeler sonucunda tarım kimyasalları, gübre ve antibiyotik uygulamalarının yol açtığı çevresel sonuçlar da göz ardı edilmemelidir.
Bu anlamda alınabilecek sosyal önlemler arasında gıdanın üretimi, dağıtımı ve sağlıklı hazırlanmasının desteklenmesi ve bunu tüm toplumun kullanımına sunan yerel tarımsal gıda sistemleri yer almaktadır. Hem sağlık çalışanları hem de toplum olarak antimikrobiyallerin akılcı kullanımı konusunda farkındalığımızı arttırmalıyız. Gelecekteki tedavi seçeneklerinin vaatleri sınırlıdır ve antibiyotik öncesi çağda yaşadığımız ileri sürülebilir. “Antibiyotikler artık küresel bir kamu malı olarak görülmeli ve gelecek planları şimdiden tartışılmalıdır” dedi.