Numan Kurtulmuş’tan yeni anayasa açıklaması: ‘Anayasada tuzaklı alanlar var’
Kurtulmuş, yargı kurumları arasında güç mücadelesinin olmayacağı bir sistemin inşa edilmesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: “Anayasal olarak her şey yerli yerinde olmalı, ‘benim sözüm daha güçlüdür’ telaşına kapılmamalı. Anayasa ortadan kaldırılmalıdır.’ dedi.
YENİ ANAYASA PLANI HAZIR
Bazılarının “Bu Meclis kurucu meclis olmadığı için yeni anayasa yapmaya gücü yetmez” şeklinde itirazlar dile getirdiğini belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Öncelikle şunu kesin olarak söylememiz gerekiyor. TBMM’nin A’dan Z’ye yeni anayasa yapma gücü ve yetkisi vardır. Elbette bu konsensusla olabilir. Hiçbir partinin kendi içinde anayasası olamaz. Açık olarak .
Ulusun Anayasası olur. Yeni bir anayasa olsun, toptan bir anayasa değişikliği olsun, hayati maddelerin değiştirilmesi olsun, Meclis’te yapılacak iş bir aritmetik işidir.
Bu parlamentodaki bir siyasi aritmetik meselesidir. Burada istediğimiz ilk turda oyların 400’ü aşması ve Anayasa’nın Meclis tarafından onaylanmasıdır. Aksi halde Meclis’te konuyu referanduma taşıyacak çoğunluğun olması gerekiyor. Ancak mümkün olan en büyük fikir birliğini elde etmek için çaba göstermeliyiz.”
“BUGÜN MAKALELERDEN KONUŞSAYDINIZ 64 MAKALE, BELKİ 84-94 MAKALE OLURDU”
28. Meclis’in Cumhuriyetin 2. yüzyılının ve Türk Yüzyılının ilk Meclisi olduğunu belirten Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:
“12 Eylül Anayasası bir darbe anayasasıdır. Aslında 1982 Anayasası, 1961 Anayasasının meyvesi, yani devamıdır. Bu süreklilik nedeniyle bugün bazı çelişkiler görüyoruz. Yargı sistemindeki çelişkiler ve çatışmalar çok ciddi. Belki de Anayasa’daki darbecilerin “Bir gün buradan bir çatışma alanı çıkabilir” dedikleri açıktır. Planladıkları tuzaklarla dolu. Türk siyaseti olarak, sivil siyaset olarak bunu artık biliyoruz. bilgi, harika deneyim.
Geçmişte anayasa değişikliğine ilişkin 64 maddelik bir anlaşma vardı. Bugün maddelerden bahsediyor olsaydık belki bu 64 madde, partilerin çoğunluğunun üzerinde anlaşabileceği 84-94 madde olurdu. Burada önemli olan milletin neye ihtiyacı olduğu, Türkiye’deki demokratik sistemi nasıl ileriye taşıyacağımız ve Türkiye’nin önünü açacak bir hukuk metnini siyasi tartışma aracına dönüştürmeden nasıl hazırlayabileceğimizdir… Hazırlamak asla değildir. iki veya üç kişinin bir odada oturup hazırlaması meselesi.
Bu konuda toplumun her kesiminden görüş ortaya çıkıyor. Ancak nihai karar halkın temsilcilerine ait olduğundan, Meclis’te yeterli gerekçelerle tartışılması sağlanarak yasallaştırma sürecinin başlatılması gerekiyor. “Bu konuda iyi niyetli müzakerelerin önünü açabilirsek yeni bir anayasanın çıkarılmasının mümkün olacağına, yeni anayasayla ilgili sıkıntılar çıkması halinde anayasada hayati ihtiyaçlarımızı karşılayacak önlemlerin alınabileceğine inanıyorum. ”