“Siyaset düşmanlık alanı değil, rekabet alanıdır”
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, İstanbul'da Medeniyet Üniversitesi öğrencileriyle yaptığı röportajda, İstanbul'un tarih boyunca kurulmuş büyük bir cazibe ve medeniyet merkezi olduğunu, bugün de İstanbul'un dünyanın en önemli şehirlerinden biri olduğunu söyledi. dünya.
Bilime öncülük etmek, adaletin kurumu, araştırmanın değeri, insanlar arasında adaletin sağlanması ve meşru kişiye güven gibi temel kurallara uyulduğunda toplumların gelişeceğini belirten Kurtulmuş, toplumsal değişimin yasalarına uygun hareket edenlerin olduğunu vurguladı. çoğalacak, çoğalmayanlar ise geride kalıp çökecek.
İstanbul'un medeniyetlerin başkenti olduğunu hatırlatan Kurtulmuş, şehrin kendisinin bir okul olduğunu vurguladı. Kurtulmuş, öğrencilerden her anlamda kendilerini yenilemelerini ve kültürel bilgilerini artırmalarını istedi.
“Dolayısıyla burada uyanık olmalıyız. Nihai hedef Türkiye'dir.”
TBMM Sözcüsü Kurtulmuş daha sonra öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Son dönemde siyasetin normalleşmesine ilişkin soruyu yanıtlayan Kurtulmuş, dünyanın çok zor bir döneme girdiğini belirterek, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyadaki gerilimlere dikkat çekti.
Siyonizmin nihai hedefine bu bölgede ulaşmak istediğini belirten Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde yaptığı konuşmanın kodları tek cümlede özetlenebilir: 'Ortadoğu'daki insanlara yaşam hakkı veriyoruz ama kölemiz olurlarsa onlara yaşam hakkı veriyoruz.' Bu adamlar bunu görüyor ve gizlemiyorlar. Adım adım yayılıyorlar, adım adım hedeflerini gerçekleştirmeye çalışıyorlar. zayıflık halinin parçalanması, Amerika ve diğer Batılı ülkelerin istedikleri askeri ve siyasi güçleriyle.
Bu nedenle burada uyanık olmamız gerekiyor. Nihai hedef Türkiye'dir. Onlarca yıldır bunu söylüyoruz. Şimdi bunun çok açık olduğu ortaya çıktı. Bunun için öncelikle kampımızı kurmamız gerekiyor. Yani içeride 85 milyon kişiyiz; Farklılıklarımız olacaktır ama tüm bunları, bu farklılıkları ortak vatan vatandaşlığı şuuruyla milletimize, vatanımıza, bayrağımıza sahip çıkarak zenginliğe dönüştürmeliyiz. “Genel olarak siyaset tarzı olarak bunu yıllardır söylüyoruz.”
Siyaset söz konusu olduğunda zaten anormal olanın siyasetçilerin düşman gibi davranması olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu: “Siyaset düşmanlık alanı değil, rekabet alanıdır. Yani A Partisi A Partisidir. ve Z taban tabana zıt olabilir, fikirleri zıt olabilir, biri ne yapmak istiyorsa diğeri demokrasi çerçevesinde tüm bunları ancak halkın oyu ile yok etmek isteyebilir… Ama sonuçta temsilciler ve Siyasi partilerin liderlerinin mutlaka insani ve sivil bir diyalog içerisinde tartışması gerekiyor. Meclis'te çatışmalar, sürtüşmeler, kavgalar, gürültüler oluyor, eğer bu her zaman olsaydı Türkiye'nin her yeri ateş çukuruna düşerdi. ama bu normal… Yani anormal olan farklı davranmak, siyasete girdiğim günden bu yana hayatım boyunca benim siyasete dair temel anlayışlarımdan biri bu oldu. Ben fikrimi en sert şekilde ifade ediyorum ama sonuçta karşı tarafla müzakere ve müzakere için bir zemin oluşturmamız gerekiyor. Aksi takdirde demokratik bir ortam oluşmayacaktır. Açıkçası son dönemdeki bu durumu yerinde buluyorum. Aslında buna normalleşme demeyi doğru bulmuyorum. Ana şey bu. Bu şekilde olmalı. “Tartışmalar, gürültü, hakaretler ve ötekileştirmeler anormaldir” dedi.
“12 Eylül Anayasası'nın ruhu hâlâ varlığını sürdürüyor”
Yeni anayasaya ilişkin bir soruyu yanıtlayan Kurtulmuş, yeni anayasaya ilişkin görüşlerini zaten yıllardır dile getirdiğini, yeni anayasada yer alması gereken kurallara ilişkin açıklama yapmayı uygun bulmadığını söyledi. Tartışmaları sınırlandırmamak için mevcut konumu nedeniyle.
Kurtulmuş, anayasanın maddelerinden ziyade temel özelliklerinden bahsetmek gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Öncelikle bu anayasanın medeni olması gerekiyor. Yani 'Bu Meclis anayasa yapamaz.' “Ve anayasa, asker geliyor, darbe yapıyor, sonra anayasayı yapıyor” diyenler var. Ne yazık ki bugüne kadar pek çok değişiklik yapılmasına rağmen 12 Eylül Anayasası'nın ruhu hala varlığını sürdürüyor” dedi.
Anayasanın “üslup” ve “ruh” değiştirmesi, medeni, kapsayıcı ve kapsayıcı olması, kuvvetler ayrılığı ilkesine ciddi şekilde dayanması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, bu yeni anayasanın Meclis'te yüksek oybirliğiyle onaylanabileceğini söyledi.
Kadınların siyasette daha fazla temsil edilmesi konusuna ilişkin TBMM Başkanı Kurtulmuş, şu anda Meclis'te 118 kadın milletvekilinin bulunduğunu ve bunların daha da artırılmasını teşvik ettiklerini söyledi.
Kurtulmuş, kadınların tüm siyasi mekanizmalarda ne kadar aktif olursa Türkiye'ye katkılarının da o kadar büyük olacağını düşündüklerinin altını çizdi.